Salı, Mayıs 28, 2013

Türk Filmi Tadında Yemek Kitabı -Lezzete Merhaba



   Filiz Akın filmleri izlemeyi hep sevmişimdir. Filmler değildir aslında beni çeken. Onu izlemeyi severim ben. Narindir, kırılgandır, çok ama çok güzeldir ve pek bir havalıdır filmlerde. Geçirdiği rahatsızlığa rağmen hala o kadar güzel hala o kadar kibar.

   Filmlerinden sonra yemek kitabı yazmış. 'Lezzete Merhaba'. Daha önce karşılaşmıştım ama ilk kez dün alıcı gözüyle sayfalarına bir göz gezdirdim. Aldım mı? Evet. Anında kasaya yürüdüm:)
   
   40 yaşına kadar mutfağa hiç girmemiş Filiz Akın. Eşi Sönmez Köksal’ın Paris Büyükelçiliği görevi için Paris'e yerleşince kendisini mutfakta bulmuş. İş başa düşünce, telefonla tarifler almak zor gelmeye başlayınca eğitimler almış. Evinde denemiş, çalışmış ve sonunda tam bir mutfak aşığı olmuş. Elçilikte yaptıkları yemekler, yabancı dostlarından öğrendikleri, yabancı mutfaklardan ve gittikleri restoranlardan aldığı tarifleri de bir kitap haline getirmiş. Tabii orada ve Türkiye'de sofraları ve yemekleri pek meşhurmuş. 


   Başlangıç, ana yemek ve tatlı halinde hazırlamış kitabını. Yani bu kitap sayesinde misafiriniz geldiğinde hangi yemeğin yanına ne yapacağınızı ya da neyin yanına hangi tatlı gider düşünmeden mis gibi  sofralar hazırlayabilirsiniz.

   Demiş ki; 'Yemek yapmanın yaratıcılık ve zevk sahibi olmayı gerektiren bir alan olduğunu kırk yaşında anladım ve bu bende sanatın başka bir koluyla ilgileniyormuşum gibi bir his uyandırdı. Ayrıca hepimiz misafirlerimize en lezzetlisini sunmak, en lezzetlisini beğendirmek, sonuç olumlu olursa bundan bir sanatçı gibi keyif almak peşinde değil miyiz?

   Yemek kitabı alırken de yemeklerin görünümüne ve yapılışına bakıp en baştan çıkarıcı olanda karar kılmıyor muyuz? Dilerim hayal kurmanıza sebep olacak kadar şaşırtıcı tarifler yazmışımdır.'

   Kurulan sofraları, karın doyurmanın ötesinde aile bireylerini birbirine kaynaştıran dostlukları, arkadaşlıkları diri tutan bir sosyalleşme aracı olarak görürüm ben de. Zor tarifler bile insanı hiç yormaz. Pek bir tanıdık geldi yazdıkları. 
   Yazdığı yemeklerden birini yaparken sanki o konuklara yapıyormuşum gibi hissettim. Ya da sanki yanımda Filiz Akın varmış gibi:)

   Kitabından denediğim bir tarifi yazıyorum. 

Tarhun Otlu Tavuk



  • 4 tavuk budu                      
  • 25 cl üzüm sirkesi
  • Taze mantar
  • 30 gr tereyağı
  • 2 yemek kaşığı sıvıyağ
  • 20 cl krema
  • 1 yemek kaşığı kıyılmış tarhun otu
  • 1 yemek kaşığı kıyılmış arpacık soğan



  • Sıvıyağ ve tereyağında tavuk butlarını kızartın. Isıtılmış fırında bekletin.
  • Taze kullanacaksanız mantarları çok iyi yıkayıp dilimleyin. Kıyılmış arpacık soğanları ile aynı yağda 5 dakika kadar orta ateşte sote edin.
  • Üzüm sirkesini ekleyip 1 dakika kaynadıktan sonra altını kapatın.
  • Tavuk butlarını tencereye aktarıp kremayı ekleyin, tuz ve karabiber ile tatlandırın. Karıştırıp kapağı kapalı olarak 20 dakika hafif ateşte pişirin.
  • Servis ederken tarhun otunu ilave edin.
  • Arzu ederseniz yanına garnitür olarak az tereyağında sotelenmiş (bir tutam da kahverengi şeker koyabilirsiniz) elma dilimleri koyabilirsiniz.
  • Afiyet olsun:)



 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder